Hayvan Hakları Evrensel Bildirgesi

Hayvanların da insanlar gibi birer canlı olduğunu, onlarında hakları olduğunu belirten Hayvan Hakları Evrensel Bildirgesi; 14 maddeden oluşan, hayvanlara zulüm etmeyi önlemek ve onların refah standartlarını geliştirmek için önerilen bir hükumetler arası bir anlaşmadır. Beraber yaşadığımız ve aynı dünyayı paylaştığımız hayvanların tıbbi ve kozmetik deneylerde kullanılmaması, derileri için vahşice öldürülmemeleri, eğlence amaçlı avlanmamaları veya bizi eğlendirmek amaçlı kötü muamele ile eğitilmemeleri, hayvancılık sektörüne hayvan yetiştiren firmaların uygunsuz alanlarda besicilik yapmaması hususları hayvan hakları bildirgesi kapsamında denetlenmektedir.

  1. Bütün hayvanlar yaşam önünde eşit doğarlar ve aynı var olma hakkına sahiptirler.
  2. Bütün hayvanlar saygı görme hakkına sahiptir. Bu hakkı çiğneyerek onları sömüremezler. Bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla görevlidir. Bütün hayvanların insanca gözetilme, bakılma ve korunma hakları vardır.
  3. Hiçbir hayvana kötü davranılamaz, acımasız ve zalimce eylem yapılamaz. Bir hayvanın öldürülmesi zorunlu olursa, bu bir anda, acı çektirmeden ve korkutmadan yapılmalıdır.
  4. Yabani türden olan bütün hayvanlar, kendi özel doğal çevrelerinde karada, havada ve suda yaşama ve üretme hakkına sahiptir. Eğitim amaçlı olsa bile özgürlükten yoksun kılmanın her çeşidi bu hakka aykırıdır.
  5. Geleneksel olarak insanların çevresinde yaşayan bir türden olan bütün hayvanlar uyumlu bir biçimde türüne özgü yaşam koşulları ve özgürlük içinde yaşama ve üreme hakkına sahiptir.
  6. İnsanların yanlarına aldıkları bütün hayvanlar doğal ömür uzunluklarına uygun sürece yaşama hakkına sahiptir. Bir hayvanı terk etmek acımasız bir davranıştır.
  7. Bütün çalışan hayvanlar iş süresi ve yoğunluğunun sınırlandırılması ve güçlerini artırıcı bir beslenme ve dinlenme hakkına sahiptir.
  8. Hayvanlara fiziki ya da psikolojik bir acı çektiren deneyler yapmak hayvan haklarına aykırıdır. Tıbbi, bilimsel, ticari ve başkaca biçimlerdeki her türlü deneyler için de durum böyledir.
  9. Hayvan beslenmek için yetiştirilmişse de bakılmalı, barındırılmalı, taşınmalı, ölümü de acı çektirmeden ve korkutmadan olmalıdır.
  10. Hayvanlardan insanların eğlencesi olsun diye yararlanılamaz, hayvanların seyrettirilmesi ve hayvanlardan yararlanılan gösteriler hayvan onuruna aykırıdır.
  11. Zorunluluk olmaksızın bir hayvanın öldürülmesi yaşama karşı suçtur.
  12. Çok sayıda yabani hayvanın öldürülmesi demek olan her davranış bir soykırım, yani bir suçtur.
  13. Hayvan ölümüne de saygı göstermek gerekir. Hayvanın öldürüldüğü şiddet sahneleri sinema ve televizyonda yasaktır.
  14. Hayvanları koruma ve savunma kuralları, hükümet düzeyinde temsil olunmalıdır. Hayvan hakları da insan hakları gibi yasayla korunmaktadır.

Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu Çalıştay Sonuç Bildirisi

18 Mart, 20:17

Çaliştay Sonuç Bildirisi:

Dayanışma Hayvan Hakları Federasyonu, BURHAYKO, Hayvan Hakları Yasama İzleme Delegasyonu Kurucular Kurulu: HAD,HAKİM, Faytona Binme Atlar Ölüyor Platformu organizasyonunda, Gemlik, Çankırı, Akçakoca, Balıkesir, Lapseki, Tekirdağ, İstanbul Dernek Yöneticisi ve Temsilcilerimizin Katılımıyla yapılan çalıştayımıza katılan tüm mücadele arkadaşlarımıza ve konuklarımıza teşekkür ederiz. Hayvan Hakları Ve Yasalar Çalıştayı – 17.3.2019 – BURSA

Çaliştay Sonuç Bildirisi

Ne yazık ki ülkemizde hayvanların yaşam hakları yok sayılmakta, mevcut yetersiz 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu bile uygulanmazken kanundaki hayvanları koruyan bir iki madde de yok edilmek istenmektedir. Hayvanlara şiddet, sürgün, esaret ve ölüm getiren yasa dışı eylemler devam etmektedir.

Sürekli olarak göz önünde bulunan sokaklarımızın hayvanlarına çektirilen acılar, giderek büyüyen sorunlarının yanı sıra; hayvanat bahçesi, yunus parkı, sirk ve fayton zulmü, deney işkencesi, av ve çiftlik hayvanları vahşeti, kürk dehşeti alabildiğine sürmektedir. Yetmezmiş gibi geçtiğimiz günlerde kürkte KDV sıfırlanması, vahşice, yasadışı elde edilen kürkte uluslararası yaban hayvanı ölüm kaçakçılarına ve empati, vicdan yoksunu “kürkseverlere” teşvik olmuştur.

Bir yandan sokak hayvanlarının haklarına saldırarak gasp etme peşinde olan, sürekli olarak diğer türlere yapılan zulmü ve zulmü koruyan yasa maddelerini gözden kaçırmaya çalışan yasa hazırlayıcılara karşı mücadelemiz sürmektedir. Anayasa ile güvence altına alınmış tüm türlerin hak ve özgürlüklerini güvence altına alan Hayvan Hakları Kanunu talebimiz bugün ve gelecekte mücadele hedefimizdir.

Tüm yurtta kitlesel etkinliklerle, parlamento içinde ve dışında çalışmalarımızla BİRLİKTE MÜCADELE ederek BAŞARACAĞIMIZA inancımız tamdır.

Özel Olarak

Mevcut Hayvanları Koruma Kanunu’nun 6. maddesi gereğince, yerel yönetimler sokakta yaşayan hayvanları kısırlaştırma, tedavi etme ve bu faaliyetleri tamamlamasını takiben ‘aldığı yere bırakma’ yükümlülüğü altındadır.

Belediyeler ise sokak hayvanlarını cerrahî prosedürlere ve temel hayvan sağlığı prensiplerine dikkat ederek kısırlaştırmak yerine, genellikle hayvanları ortadan kaldırmak için çalışmaktadır. 1500’e yakın belediyenin sadece 234’ünde kısırlaştırma ve bakımevi olduğunu dikkate aldığımızda, geriye kalan belediyelerin sokak hayvanlarına olan yaklaşımını, imha politikalarını tahmin etmek hiç de zor değildir. Bakanlığın yerel yönetimlere bakımevi, kısırlaştırma, işaretleme giderlerini karşılamak üzere aktardığı ödenek, hayvanları yok etmek için kullanılmış ve kullanılmaktadır.

Yasa tasarısı ile ilgili görüşmelerde, başından itibaren en çok üzerinde durduğumuz ve vazgeçilmez olarak nitelendirdiğimiz talebimiz, mevcut kanunun 6. maddesinin aynı şekilde korunmasıdır. Sokak hayvanlarını, mevcut uygulamada sokaklarda ve geçici hayvan bakımevlerinde en büyük hayvan katliamlarını yapan yerel yönetimlerin eline teslim etmek, öldürmekle eş değerdir.

Üretim çiftliklerinde, hayvan üretimini ve petshoplarda hayvan satışını yasaklamayan, kısırlaştırma yükümlülüğünü yerine getirmeyen, sokağa hayvan terk edenlere caydırıcı adli yaptırım uygulamayan devlet kurumlarının, sokakta yaşayan hayvan nüfusunun fazlalığından şikayet etmeleri samimiyetten uzaktır. Sokakta yaşayan hayvanlar, herhangi bir gerekçeyle demir parmaklıklar ardına hapsedilemezler.

Kanun çalışmalarının hız kazandığı Haziran 2018 genel seçimlerinden sonraki süreçte, korktuğumuz gibi, sokak hayvanlarının yok edilmesinin teklife gireceğini düşünmekte haklı olduğumuzu bir kez daha gördük. Bu konudaki mücadelemizi, kurulacak TBMM Araştırma Komisyonu’nda sonuna kadar sürdüreceğimizi deklare ederiz.

6. madde kırmızı çizgimiz;
Sokak hayvanları mahalle sakinlerimizdir!
Bursa / Hayvan Hakları Çalıştayı Organizasyon Komitesi

Bize Ulaşın

İletişim Formu